Doğuştan Kör Olan Bir İnsan Renkleri Algılayabilir mi?

Yüzyıllar boyunca kör olarak doğmuş kişilerin renkleri algıyamadıkları ya da renkler üzerine hiçbir fikri olmadığı kanısına varılıyordu. Gerçekten de öyledir. Daha önce hiçbir renge aşina olmayan birey nasıl olur da gök yüzünün maviliğini zihninde canlandırabilir? Gün batımının eşsiz renklerini fark edebilir? Daha doğrusu tüm bunlardan yoksunken nasıl resim çizebilir?

Doğuştan kör olan bir ressamın olağanüstü çizimleri.

Yirmi birinci yüzyıla kadar genel görüş buydu. Örneğin Filozof Thomas Nagel, kör olanların sadece körlüğü bildiği anlayışını benimsiyordu. Benzer şekilde Filozof David Hume’ın düşünceleri de aynıydı. Ancak 1950’de Psikolog Geza Revesz, doğuştan kör olan insanların doğanın çeşitliliğini algılayabileceğini savunmuştu. Günümüze kadar bu alanda yeterli araştırma yapılmamıştı. Fakat 21. Yüzyılda bilim insanları Türk Ressam Eşref Armağan’ı tanıdıktan sonra tüm düşünceleri değişti.

Eşref Armağan görme özürlü olarak doğmuş bir ressamdır. Tüm düşünülenin aksine o resimler çizebiliyor, renkleri biliyor, ortaya mükemmel sanat eserleri koyabiliyordu. Tüm bunların altında renkleri algılayabilme ve kağıt üzerinde bir şekle kavuşturma yeteneği yatıyordu. Eşref Armağan’ı sizlere biraz tanıtacak olursak.

Eşref Armağan’ın harika bir çizimi.

Kendisi 1953 yılında İstanbul’da doğdu. Erken çocukluk dönemimde sanata olan ilgisi onu bir çivi ile karton üzerine şekiller çizmeye itti. Elinde hiçbir donanım yokken onun bu ilgisi gelecekte sanat eserleri ile insanların gönlünü kazanan, bilim camiasının ilgisini çeken, tüm dünyada tanınan bir insan yapacaktı. Ardından bu alana daha fazla ilgi duyan http://istanbulartsnob.com Türk ressam yaptığı çalışmaları renkler ile süsleyerek tüm dünyaya adını duyurdu. Resimleri yurt dışında ve yurt içinde çeşitli sergilere çıktı. Kendisi hakkında detaylı belgeseller çekildi, kitaplar yazıldı ve inanılmaz yeteneğinin anlaşılması üzerine Harvard üniversitesinden nöroloji alanında profesörler tarafından beyni incelenmiştir.

Yeni Bir Sanatsal Bakış

Eşref Armağan renkler üzerine bu özelliğini kazanırken, gölge, perspektif, ışık ve denge kullanarak geliştirdi. Örneğin önce elleri ile şekilleri çizip belirliyor, daha sonra renklerle boyuyordu. Ona renkleri nasıl algıladığı sorulurken, kırmızı rengi sıcaklık olarak hissettiğini dile getiriyordu. Boyamaya başlamadan önce çizeceği resmin her bir detayını aklında belirleyip boyamasını yaptıktan sonra tuvale döküyordu.

Eşref Armağan’ın bu eşsiz özelliği bilim dünyasında kafaları çok fazla kurcalayan bir sorununda çözümünü getirmekle kalmadı, körlüğün ve beynin yapısına dair çok daha fazla bilgi edinmemizi sağladı. Eğer kendisinin web sitesini ziyaret edip çizimlerine bakmak isterseniz şuraya tıklayabilirsiniz.

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir