Çığlık Eserinin Sahibi Kimdir?

Hepimizin bildiği Çığlık eserinin sahibi Edvard Munch’dır. Edvard Munch 12 Aralık 1863 Norveç doğumlu ekspresyonist bir sanatçıdır. Annesini çok küçük yaşta kaybetmiştir. 14 yaşındaki kız kardeşini de salgın bir hastalığa yakalandığı için kaybetti. Bir diğer kız kardeşi ise akıl sağlığını yitirdi. Babası ve erkek kardeşini çok kısa bir süre içinde kaybetti. Bu trajik olaylar karşısında Munch tepkilerini eserlerine yansıttı. (Hasta Çocuk / the sick child)

Küçük yaşlarda yeteneği ortaya çıkmıştı fakat eğitim anlamında yetersizdi. 1889’daki Paris seyahatinde birazda olsa Fransız empresyonizminden etkilendi. Günümüzde çalışmaları oldukça bilinen Paul Gauguin ve Henri De Toulouse Lautrec’in eserleri ile tanıştı. Natüralist estetik görüşünü benimsemekten vazgeçti. (Sanat Eserlerini Anlamak İçin 3 Basit Yol)

Edvard Munch

Bu dönemde yaptığı eserlerinde empresyonistlerin tekniklerini yansıttı fakat bu ona göre değildi. Bu yıllar içinde “hayatın dekorları” eserini yaptı fakat oldukça olumsuz tepki aldı, kısa bir süre içinde eser sergiden kaldırıldı. Arkadaşı Emanuel Goldstein onu Fransız sembolist şiirleriyle tanıştırdı. Bu sayede Munch o duyguların esiri olan tabloları yapmak için kendi tarzına kavuşmuş oldu. Bunun yanı sıra Alman sanatınıda etkilemiş, dışavurumculuk akımının gelişmesinde katkı sağlamıştı. The kiss, The dance of life gibi bir çok eserde üretmiştir. Kişisel hayatında kadınlara karşı büyük nefret besleyen Munch hayatı hakkında fazla bilgi sızdırmamıştır.

Edvard Munch’ın doğumundan itibaren yaşadığı bohem hayatın eserlerine yansıması pekte anormal olmamıştı, peki ya Çığlık tablosunun anlamı neydi?

Çığlık ilk olarak 1893’te iki versiyon olarak yapılmıştır.

Ardından Munch 1895’te yeni bir versiyonunu yapmıştır. Rivayete göre günümüzde en çok gördüğümüz eser 1904’te oluşmuştur.

çığlık adlı eser
Çığlık adlı eser.

Müzayede yoluyla satılan bu eser ‘en pahalı eser’ olarak tarihe geçmiştir. Tablo 84×66 cm boylarındadır. Eser 2004 yılında çalınıp 2006 yılında bulunup yerine kavuşmuştur. Munch eserinde hissettiği doğanın çığlığı duyduğu bir sanrıyı yansıtmıştır. Önde bir figür arkada kan kırmızısı, turuncuya kaçan tonların dalgalı hareketlerle mavi ve sarıya karışması. Köprü veya bir geçit yansıtılmış eserde. Arka planda bir liman olduğunu kıyıya yaklaşan gemiye benzeyen yapımdan anlıyoruz. Genel anlamda bir çok yorumcu bu esere olumsuz yorumlar yapsada kullanılan renkler bunun tam tersini söylüyor. Öndeki figürün hareketi oldukça dikkat çekici. Tablo devinim halinde. Düşündürücü. Kimine göre kaygı ama eserin ilk adına bakarsak eğer “umutsuzluk”. Kullandığı coşku,tutku ve tüm hisleri yalnızlık,zavallılık veya yaşanmışlık… Tezatlıklar içinde bir Edvard. Munch’ın eserlerindeki duygu yoğunluğu diğer ressamlara göre oldukça fazla. İşlediği ruhsal ve duygusal konular içe dönük karamsar havası belki onu Munch yapan özelliğiydi.

“Çürümüş bedenimden çiçekler çıkacak ve ben onların içinde olacağım.”

Edvard Munch

Burçe Büber

Burçe, Psikopatoloji Bilimi Platformunun sürekli yazarı ve içerik üreticisidir. Güzel sanatlar lisesinden mezun olan ve günümüzde üniversite sınavına hazırlanmakta olan Burçe'yi en çok sanat köşemizde göreceksiniz. Kendisiyle [email protected] hesabı üzerinden iletişim kurabilirsiniz.

You may also like...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir